Kayıtlı Müşteriyim
Daha önce kayıt oldum.
Hesap Oluştur
Eğer daha önce kayıt olduysanız, lütfen oturum açma sayfasına gidiniz.
Hesabınız Oluşturuldu!
Tebrikler! Hesabınız başarılı bir şekilde oluşturuldu!
E-Posta adresinize hesabınız ile igili bir mesaj gönderilmiştir. Eğer hesabınız ile ilgili herhangi bir sorunuz varsa, lütfen bizimle iletişime geçiniz.
Oturum Kapatıldı
Oturumunuz güvenli bir şekilde kapatıldı. Artık bilgisayarı güvenli bir şekilde terk edebilirsiniz.
Alışveriş sepetiniz kaydedildi, bir dahaki oturumunuz da kaldığınız yerden devam edebilirsiniz.
Evlerin çoğunun yazlık mahiyetinde olması sebebiyle yaz
nüfusu her zaman olduğu gibi kış nüfusundan çok daha fazladır. Maltepe sahiline
uzaklığı 2.300 metre olan Prinkipo,sahilden ona bakanlara özellikle poyraz
estiğinde ellerinizle dokunacak kadar
yakındır. Büyükada'da biri güney, diğeri kuzeyde olmak üzere iki tepe bulunur.
Güneydeki tepe,üstünde Aya Georgi Kilisesi 'ninde bulunduğu 203 metre yüksekliğindeki
Yücetepe'dir. Kuzeydeki tepe ise 164 metre yükseklikteki Manastır Tepesi'dir. Annemin
doğduğu yıl, yani 1930 yılında Karacabey mevkiindeki Rum Ortodoks mezarlığı
yakınında bulunan ve Büyük İskender'in babası Makedonya kralı II. Filip'e ait
altın sikkeleri ihtiva eden Büyükada Definesi, adanın tarihine ilişkin en eski
bulgudur. Hepsi 207 altın sikkeden ibaret olan define şu anda İstanbul
Arkeoloji Müzesi'ndedir. Diğer Prens Adaları gibi Prinkipo 'da Bizans döneminde
sürgün yeri olarak kullanılmıştır. Adalar, Fatih Sultan Mehmet tarafından
İstanbul'un Fethi'nden bir ay önce Kaptanı Derya Baltaoğlu Süleyman bey
tarafından alınmıştır.
I. Dünya
Savaşı ve Cumhuriyet sonrasında Adaların yerleşik halkı olan Rum halkını
kaybeden Büyükada’daki canlılık, 1930’lara kadar büyük ölçüde
kaybolmuştu.Ancak, 1940'lı yıllara doğru, Cumhuriyet dönemi devlet ileri
gelenlerinin ve yüksek bürokrasinin, varlıklı kesimlerin rağbet ettiği bir
sayfiye yeri olma özelliğini yeniden kazanmıştır. Büyükada, bu dönemde yeni
köşklerle, özenli ve zevkli yapılarla süslenmiş, İstanbul halkının günlük
gezinti yerlerinin de başında yer almıştı. Adanın Kuzey-Güney doğrultusuna dik
olarak çıkan Dil Burnu’nun iki yanındaki Yörük Ali ve Nizam Plajları, Luna
Park, Aşıklar, Viranbağ kır gazinoları, korulukları, biri iskeleden başlayıp
adanın tüm çevresini dolaşan büyük tur, diğeri Araba Meydanı’ndan başlayıp
Dil’den, Aşıklar Kır Gazinosu’ndan Lunapark’a oradan da Maden’e geçerek
binildiği noktaya dönülen küçük tur olmak üzere araba turları, ve daha düne
kadar Luna Park meydanındaki süslü eşeklerle yapılan geziler hala
hafızalardadır.Dün ani bir kararla, 1985 yılından bu yana, yani abim Kemal
Çiğin 'in vefatından tam 34 sene sonra,güzel gençlik anılarımı içinde saklayan
Prinkipo 'ya, hemde 203 metre yükseklikte bulunan ve 9.yüzyıl da yaşamış olan
Bizans İmparatoru Nikophoros Phokas'ın
tarihi kalıntıları ile ünlü Aya Georgi 'ye, zamanında eşekler ile tırmanılan o
Yüce Tepe ye bir kez tırmandım.Bu anılarımın adasına sabah 10.30 vapuru ile
hareket etmiş,Ninem Dudu 'nun doğduğu sene 1899 'da İzmit'li mimar Mihran
Azaryan tarafından yapılan kurşun kubbeli Prinkipo vapur İskelesi'ne uzaktan
bir bakış atarak Büyükada 'ya yarım saat gibi bir zaman süresinde motor
marifetiyle ulaşmıştım.Ve hemen ardından 23 Nisan Caddesi'nin arkasındaki
sekide yer alan 1911 'de hayata geçen ve benim içinde abim Kemal 'in öldüğü 17
Ağustos 1985 tarihinde arkadaşlarım Aleksi, Alberto ve Ahmet ile açtığım
açtığım Fotografik Etüt sergisini başarıyla taşıyan Splendid Otel'nin bulunduğu
caddeye oradanda Mehmetçik caddesi üzerinde yer alan Surp Astvadzadin
Kilisesi'ne (kuruluş ;1856) ulaştım.Sonra Çankaya caddesi üzerindeki,
şimdilerde Hotel Çankaya adı ile anılan Agopyan Köşkü 'nü buldum.Bu köşk İki
katlı geniş balkonlarıyla ve ferforjeleri ile güzel bir Ada mimarisi örneği
oluşturuyordu hala. Benim için oya gibi işlenmiş ve bir masa örtüsünü andıran
dış cephesi ile ancak masallarda düşlenebilecek yada kanaviçe yüzlerinde
görülebilecek desen ve nakış zenginliğinde ki John (con) Paşa köşkü, zamanında
Osmanlı Denizcilik İşletmeleri Genel Müdürü Trasivolos Yannaros Avramidis beyin
yaptırdığı bu masal köşkün karşısındaki Hamlacı Sokağı 'nda Sivastopol Köşkü
olarak da bilinen Troçki Evi, kırmızı tuğlaları ve denize sıfır konumuyla ne de
esrarengiz duruyordu. Meksika 'da bir cinayete kurban giden ve "sürekli
dünya devrimi" şiarı ile dünyayı yerinden oynatan Leon Troçki 'nin ruhu
Hamlacı Sokağı 'nı saran ayı pençesi otlarıyla daha da bir gizeme
bürünüyordu.Tarihi ve doğal güzellikleriyle yerli ve yabancı turistlerin uğrak
noktalarından biri olan Prinkipo, Motorlu taşıtların yasak olduğu (resmi
araçlar hariç) adada ulaşım bisiklet ve faytonlar dışında, elektrikli küçük, üç
tekerlekli, arkasında iki kişilik oturma yeri olan motorlarla sağlanır.
Denize
girmek isteyenler için adada 7 plaj
mevcut olup bu plajlar, sırasıyla,
"Eskibağ
Plajı
Halik Koyu
Plajı
Prenses Koyu
Plajı
Yörükali
Plajı
Nakibey
Plajı
Kumsal Plajı
Aya Nikola
Plajı'dır.
Lev
Troçki'nin, Gürcü asıllı Sovyet lideri Stalin tarafından sürgün edildikten
sonra 1929-1933 yılları arasında yaşadığı Nizam Mahallesi'ndeki ev ve ünlü yazar Reşat Nuri Güntekin'in Çankaya
Caddesi üzerindeki sokakta değil belki ama Maden Mahallesi'ndeki evi,
Büyükadayı ziyaret edenlerin ilgisini çekmektedir..Sonra Nizam caddesi
üzerindeki 72 numaradaki Fresko Evi,
adanın en güzel köşküdür. Bu köşk gizemli olduğu kadar içindeki heykellerle
günümüzde de göz doldurmaktadır.Öyle ki basında hakkında tek resim bile
bulunmayan ve sahibinin kimliği bilinmeyen bu yer, Sultan Abdülhamid II'nin Dahiliye Nazırı yani
İçişleri Bakanı Memduh Paşa 'nın oğlu Mazlum beyden yadigardır. Bu köşkün ilk
fotoğraflarını çekmeyi başardığım için, Adalar Müzesi için iyi bir belge
oluşturduğumu gururla söyleyebilirim.Yılmaztürk caddesi üzerindeki ünlü çiçekçi
Sabuncakis Köşkü ise Neoklasik yapısıyla ve mimarı Perikles Fotiadis ile hala
önünden geçenleri cezbetmekte. Büyük Ada Turu'mu Aya Yorgi dönüşü 1 saat kadar
süren orman yürüyüşü ile tamamladıktan sonra At Ahırları'nın bulunduğu Maden
Bölgesi'nde aniden karşıma çıkan Adalı elektrik teknisyeni Ömer abimizin
elektrikli Ada Motoru'yla beni iskeleye kadar atışını saymazsam, şimdilerde Ada
Muhtarı olan balıkçı arkadaşım Kara Rafet 'in orada demli bir ada çayı ile gezimi bitirip,
Denizkızı 'nın orada denize gireceğimi ben dahi tahmin edemezdim. Gezilerimi
spontane yaparken sürprizlere gebe bu
turları, en çok sizlerle yapmak istediğimi de bilmenizi isterim. Sizlere
gecikmeli de olsa Büyük Ada'dan yani bir
Prens olarak Prinkipo 'dan Prens Adaları 'ndan baki selamlar.
Hüseyin
Kemal Çağın
(Gazeteci –
Yazar)